Read Time:7 Minute, 53 Second
Her bir mahsulü bir değer olarak kabul ettiğimiz zaman tarımsal üretimde ve kalkınmada bambaşka bir seviyede olacağız.
Peki, bu artan ilginin sebebi nedir? Neden ülkeler pazarlarında bu meyveye ciddi bir pay ayırıyorlar? Ülkeler neden bu meyveye değer veriyorlar?
Cevabı oldukça açıktır. Kivi meyvesi, meyvelerinin yüksek ve zengin besin değeri, mükemmel organoleptik özellikleri ve sağlığa çeşitli faydaları nedeniyle dünya tarımında farklı açılardan artan oranda ilgi görmektedir.Bildiğiniz gibi hastahane kapısını aşındırmayan, tüm organlarımızın düzgün çalıştığı sağlıklı bir birey olmak çeşitli etmenler yoğunluğu içinde önemli ölçüde yaşam kalitesine bağlıdır. Yani, çeşitli ama dengeli beslenme, stressiz ve ruhsal rahatsızlıklardan ari, sportif doğayla uyumlu yaşam. Bunu sağlamak aslında çok basittir. Çözüm birey zihninde başlar. Bireysel yaşamdan toplumsal yaşama sağlıklı bir sistem oluşturulur. Bu sistemin en temel parçalarından biri ise beslenme ve tarımdır. Tarım, diyet ve sağlık döngüsünde sağlıklı gıda tüketimine ilişkin farkındalık, sağlıklı yaşam planlaması yapılmasını sağlamıştır. Özellikle tedaviden ziyade önlemeye önem verilmesi düşüncesi yaygınlaşmıştır. Tüketicilerin gıdaların sağlık ve duyusal yönleriyle ilgilenmeye başlamasıyla (1) kalite ve değer tüketimin kriterleri olmuştur.Sağlık için kivinin faydaları nelerdir?
Kivinin faydaları proteince, lipidlerce, karbonhidratlarca, en başta C vitamini olmak üzere vitaminlerce (A, B, C, E ve K), lifce, minerallerce (kalsiyum, demir, potasyum, magnezyum, manganez, bakır, fosfor, çinko ve selenium) doygun bir meyve olmasından kaynaklanır. Kivi önemli bir fitokimyasal kaynağıdır. Karotenoidler, flavonoidler, antosiyaninler ve lutein gibi aktif faydalı bileşenleri onu güçlü bir gıda kılmaktadır.Anavatanı olan Çin’in doğu tıbbında kivi özünün cilt hastalıkları, yüksek kan lipid seviyeleri ve mide-bağırsak hastalıkları gibi sayısız rahatsızlığın semptomlarını hafiflettiği bildirilmiştir. Evrensel literatürde çeşitli bilimsel çalışmalarda kivinin birçok tıbbi faydası yayınlanmıştır. Örneğin kivinin kanser, astım, HIV-AIDS risklerini azaltan şekilde koruyuculukta yardımcı olduğu bildirilir. Dislipidemi, hipertansiyon, anormal glukoz metabolizması, hemostatik bozukluk gibi metabolik anormallikleri iyileştirmede faydalı rol üstlenebildiği duyurulmuştur. Sindirim ve uyku bozuklukları, kemik ve göz sorunlarının tedavisinde etkili olduğu bildirilmiştir. Kardiyovasküler sistem, hepatit ile mikrobiyal enfeksiyonların tedavisinde tıbbi ve tedavi edici özellikleri olduğu bildirilmiştir. Kanın pıhtılaşmasına ve D vitamini emilimine yardımcı olduğu keşfedilmiştir. Demir emilimini kolaylaştırdığı ile ilgili bilimsel çalışmalar mevcuttur.Kivinin faydalarını detaylandıracak olursak;
Kivi, antioksidan kabul edilen bol miktarda C vitamini içerir. Özellikle kivinin C vitamini içeriğine ayrı bir parantez açmak gerekir. Kivi tüketiminin demir alımına etkisini araştıran bir çalışmada ayrıca kalsiyum alımını da arttırdığı bulunmuştur. C vitaminince zengin kivi tüketiminin bağışıklık sistemini ve beyaz kan hücrelerinin işleyişini iyileştirdiği kanıtlanmıştır (2). Kivi, mide ve ince bağırsakta karmaşık proteinlerin sindirimini destekleyen proteolitik bir enzim olan aktinidin kaynağıdır. Yine aynı makalede kivide bulunan fitokimyasalların makula dejenerasyonunu önlediğine vurgu yapılmıştır (2).Başka bir araştırmada fitokimyasallar sayesinde kivi konsantresinin insan Jurkat T-hücrelerini ölümden koruduğu kanıtlanmıştır (1). Yapılan deneyde, deneklere her 30 kg vücut ağırlığı için günde bir yeşil kivi yemeleri söylenmiştir. Deneklerden alınan lökositlerin DNA’yı onarmak için gelişmiş bir yeteneğe sahip olduğu bulunmuştur. Normal beslenme düzeninde kivi tüketiminin mutasyonlar ve kanserle ilişkili DNA hasarına karşı koruma sağlayabileceği bildirilmiştir (1).Farklı açılardan değerlendirme;
Kivinin sayısız faydaları bizi etkilemişken yine de negatif bir yönünden bahsetmekte de fayda vardır. Şahsen önemsenmeyecek düzeyde gördüğüm bu etki, kivide bulunan tek tahriş edici faktör oksalatlardan kaynaklanır. Bilindiği gibi her bireyin bedeni ayrı bir dünya gibi eşsiz nitelikler barındırır. Her bireyin beslenme gereksinimi ve gıdalara verdikleri tepkiler farklı olabilir. Kivi de bulunan bu oksalatların da bazı kişilerde ağız mukozal tahrişine neden olabildiği belirtilmiştir. Meyvenin yüksek oksalat içeriği nedeniyle böbrek taşı ve ürolitiyazis hastalarının bu meyveyi tüketmemesi önerilmiştir (2).Kivi meyvesinin sağlık özellikleri yanında bireysel tüketimde tercih edilmesini sağlayan önemli bir niteliği vardır. Bu, meyvenin lezzet, tat, koku gibi duyulara hitap edebilen etkileyici aromatik içeriğidir. Esterler, etil bütanoat ve metil benzoat ve aldehit E2-hekzenalin “karakteristik kivi aromasını ve lezzetini” arttırdığı yapılan çalışmalarda bulunmuştur (3).Kivinin faydaları talep artışı yaratıyor
Böylesi muazzam bir meyvenin yıldan yıla öneminin artması elbette ki normaldir. Çeşitli kaynaklar gelecek 10 yılda kivi meyvesine olan talebin artacağını dile getirmektedirler. Global Kivi üretimi 2017’den 2020’ye %9,3 artmıştır. Ayrıca, hasat edilen alan %6,8 artarak 2020’de 270 bin hektara ulaşmıştır. Dünya Kivi ticaretinde en büyük ihracatçı 1,71 milyar ABD doları ihracat değeriyle Yeni Zelanda’dır. En büyük ithalatçı ve aynı zamanda en büyük üretici konumunda olan ülke ise Çin’dir. 2020 istatistiklerine göre kivi ihracat liginde ilk 15 sıralamasında, ilk 10 üretici sıralamasında yer almayan Belçika, Hollanda, İspanya, Almanya ve hatta Birleşik Arap Emirliğinin (7,7 milyon dolar) olması ilginçtir. Buna rağmen Türkiye’nin ihracatta yer bulamaması oldukça manidardır (4).
Kivi tüketim çeşitliliği ve katma değer özelliği ile öne çıkıyor
Dünya da kivi sadece taze olarak yenme amacı ile tüketilmemektedir. Kivinin faydaları onun nihai ürünlere dönüşümünde katma değerli bir mahsul olarak popülerliğini arttırmasını sağlıyor. Örneğin, kivi meyvesi yukarıda bahsettiğim önemli içerikleri sayesinde meyve suları, püreler, şekerler, tatlılar, çikolatalar, kurabiyeler, yoğurtlar, reçeller, güçlendirilmiş içecekler, kurutulmuş – dondurulmuş ve liyofilize ürünler, deri, alkollü içkiler ve şuruplar, krem-yüz maskesi gibi kozmetik ürünleri, sabun ve şampuan gibi temizlik ürünleri… halinde işlenebilir.Kivi bazlı ürünlerin katma değeri dikkate alındığında kivi işleme sanayi kırsal istihdam yaratabilecektir. Bu sayede kırsal kalkınmaya, ekonomik gelişime ve ulusal ihracat gelirine büyük katkıları olacağı kesindir. Bu alanda yatırım olanakları için araştırma ve planlama çalışmalarının yapılması elzemdir. BU bağlamda, tarım, sanayi ve sağlık alanlarında inanılmaz derecede gelişmelere kaynak olacak olan kivi meyvesi yoğun bilimsel çalışmaları ve ticari değer görmeyi hakkediyor.Sonuç olarak,
Kivinin anavatanı Çin’den ve Türkiye’den bu iki örnek bilimsel çalışmanın ifade ettikleri farklılığın boyutunu gözler önüne sererek tarımsal ürüne değer verme açısından en başta vurgulamak istediğim düşünceme tercüman oluyorlar. Son yıllarda, Çin’de Actinidia türleri arasındaki türler arası ilişkiler için yeniden genomik dizilemede, Actinidia cinsinin moleküler filogeni ve infrajenerik sınıflandırması ve belirli türlerin popülasyon genetik yapısı dahil olmak üzere kivi çalışmalarında büyük ilerleme kaydedilmiştir deniliyor (6). Aksine, Türkiye’de mevcut çalışma sonuçlarına göre, kivi için bölgede dar bir genetik çeşitlilik olduğu, genetik çeşitliliğin ve pazar payının artırılması için yeni kivi çeşitlerinin bölgeye adaptasyon, melezleme ve mutasyon ıslahı yoluyla tanıtılması gerektiği söylenmiştir (7).Yurdumuzda sadece kivi meyvesine değil, var olan her türe değer veren anlayış hakim olmalıdır. Bu yolla üretim, beslenme, sağlık, istihdam, gelir temellerinde sürdürülebilir değerli bir yaşam sürmek mümkün olabilir.Kaynaklar:- Margot A. Skinner, Jacelyn M. S. Loh, Denise C. Hunter and Jingli Zhang, 2011, 3rd International Immunonutrition Workshop. Session 1: Antioxidants and the immune system Gold kiwifruit (Actinidia chinensis ‘Hort16A’) for immune support, Proceedings of the Nutrition Society , 70, 276–280
- Satpal D, Kaur J, Bhadariya V, Sharma K. Actinidia deliciosa (Kiwi fruit): A comprehensive review on the nutritional composition, health benefits, traditional utilization, and commercialization. J Food Process Preserv. 2021;00:e15588. https://doi.org/10.1111/jfpp.15588
- Teresa Pinto, Alice Vilela, 2018, Kiwifruit, a botany, chemical and sensory approach a review, Advances in Plants & Agriculture Research, 8(6):383‒390
- https://www.worldstopexports.com/kiwifruit-exports-by-country/
- https://www.globaltrademag.com/the-global-kiwi-fruit-market-grows-tangibly-driven-by-strong-demand-in-china-and-europe/
- Yuguo Wang, Jie Yang and Jiakuan Chen, 2018, Potential value, status analysis, and protection strategy of wild kiwifruit genetic resources in the Yangtze River Basin, Biodiversity Science, 26 (4): 373–383
- H. İkten, C. Şimşek, B. Yirmibeş, T. Bak, M. Şenyurt ve T. Karadeniz / BAHÇE 49 (Özel Sayı 1): 51-57 (2020)